Eski zamanlarda bir çeşit süs kabağının irilerini iyice kurutup, baş tarafından dip tarafında doğru ortadan ikiye biçip, sap ve kapak ilave ederek, şimdi ki bağlamalar gibi bir nevi saz yaparlar imiş ve bu sazın da alt ve üst kısımlarından sağlamca bir ibrişim bağlayıp, omuzlarından geçirip, ayakta durarak saz çalıp, türkü söylerlermiş. Bu tavır, zamanla yurdumuzdan kalkmış.
Halen İran taraflarında aşıklar, bu tavırla saz çalıp söylemektedirler. Ancak, sazları, kabaktan olmayıp, bizdeki ağaçtan yapılan bağlamalar gibidir ve omuzlarından geçirerek çalıp, söylerler.
Bu türküdeki kabak kelimesi, o zamanki sazı anlatmak istiyor. Bağlantıdaki linga linga kelimelerinin aslı da (dınga dınga) dır ki, bu da ses veren bir şeyin Anadolu'da söyleniş şekli olan (dıngıldamak) kelimesinden gelir.