Noksani'nin kendi notlarından:
"Askerlik zamanlarımdı. Bir miktar tereyağı ve reçelle gece yatmadan evvel ufak bir kahvaltı yapmayı adet edinmiştim. Bunlar her zaman sandıkta eksilmeden bulunurdu. Bir akşam mesai saatimiz bitince akşamdan biraz kahveye gidelim dedim ve bir arkadaşla gittik. Bir iki saat oturduktan sonra geldik. Arkadaş yerine, ben de koğuşa girdim. Az oturduktan sonra her zamanki adet gibi biraz kahvaltı yapayım diye yavaşça yanaştım sandığın kapağını açtım ki, içeride hiçbirşey kalmamış. Boş kavanozlar yanüstü yatıyor. Bunu görünce haliyle biraz güldüm ve bunu yapanı da az çok kestirdim. Tahminime göre bu işi mahsus yapmış olmalıydılar. Bana yine birşey söyletecekler dedim ve başladım bu şiire."