Günümüzde zeytinciliğiyle ün salmış olan Miri (Makri), Evros bölgesinin küçük ve şirin bir kasabasıdır.
Miri (Makri) halkı, Balkan Savaşı yıllarında çok zor günler geçirmiş, düşmanlardan korunmak için zaman zaman günlerce etraftaki dağlarda barınmışlardır.
Batı Trakya'da iç savaş ve karışıklıkların yaşandığı yıllarda, Dedeağaç'ta (Aleksandropolis) zengin ve saygıdeğer bir aile olan Kadıoğulları yaşamaktadır. Bu ailenin, Kadı Abdurrahman Efendi'nin dillere destan bir güzelliği olan "Fatma" adında bir kızları vardır. Fatma Hanım o kadar güzeldir ki, ünü düşman askerlerine kadar ulaşmıştır. Askerler gece gündüz her yerde onu aramaktadırlar.
Bu arada "Mirili Gafur" diye fakir bir genç, Fatma Hanım'a aşık olur ve her gece Kadıoğulları'nın yalısı önünde onun için saz çalıp, türkü söyler. Kadıoğulları kızlarını o günlerde Gafur Bey'e vermeyi kesinlikle düşünmezler.
Hatta bir gece, yalının önünde saz çalıp türkü söylediği bir sırada Kadı Abdurrahman Efendi, sinirlenip silahını çeker ve Gafur Bey'i ayağından yaralar. Bu arada düşman askerleri Kadıoğulları'nın yalısına sık sık baskın yapıp evin her köşesinde Fatma Hanım'ı ararlar.
Kırk gün boyunca Yunan komşusunun evinde büyük toprak bir küpün içinde gizlenmiş olan Fatma Hanım'ın artık dayanacak gücü kalmamıştır. Düşman askerleri de, onu bulmak için komşu evlere baskınlar yapmaya başlamışlardır. Abdurrahman Efendi iyice çaresiz kalmıştır. Bir gece kızını gizlice komşudan alır ve bir süre önce ayağından yaraladığı Gafur Bey'e götürüp kendi elleriyle teslim eder. "Nasılsa birkaç gün içinde düşmanlar kızımı bulup alacaklar, onlar alacağına sen al" der ve ağlayarak oradan uzaklaşır.
Çok fakir olan Gafur Bey, düşmanlardan korunmak için Miri'nin dağlarında Fatma Hanım'la beraber kulübelerde yaşamaya başlarlar. Hayatı boyunca yalılarda yaşayıp, özel öğretmenler ve bakıcılar tarafından yetiştirilmiş olan Fatma Hanım, yeni yaşantısına bir türlü alışamaz, bir süre sonra da ince hastalığa (verem) yakalanarak ölür.
O yıllarda, "Miri'nin Evleri" türküsü ve daha pek çok türkü acıklı hikayesi olan "Fatma Hanım" için söylenmiştir.