Zamanın birinde Hamo Dayı, Fırat Nehrini geçerek, Urfa'da askerliğini yapmakta olan oğlunu ziyaret etmek ister. Fırat, insan ve hayvanların birlikte bindirileceği ilkel bir sal ile geçilecektir.
Sala sabahın erken saatlerinde binilir. Ama nehrin tam ortasına gelindiğinde, salda bulunan bir atın ürkmesi ile sal devrilir ve içindekilerle birlikte Hamo Dayı da boğulur.
Ailesi, olaydan habersiz, günlerce onun yolunu gözler. Ama bir gün kara haber köye ulaşır. Dövülmeler, ağıtlar başlar.
Fırat, Hamo Dayı gibi çok canlar yakmıştır.