Balıkesir'e bağlı Edremit ilçesinin, Güre köyünün halkından kahveci Mehmet Şevket Efendi'nin karısı Şöhret Hanım tarafından oğluna yazılmış bir türküdür.
Şöhret Hanım, zamanın zenginlerinden olduğu için zeytin toplamaya giderken cam topuklu ve rugan ayakkabılar giyermiş. Elbiseleri de oldukça güzel ve diğer köylülerden farklıymış.
Oğulları Zekeriya, Sarıkamış'a, Enver Paşa komutasında askerliğini yapmaya gitmiştir. Bu sırada ortam karlı olduğu için yol almak amaçlı karları teperlermiş.
Zekeriya, kar teperlerken kar kuyusuna düşüp şehit olmuştur. Şöhret Hanım da ovada kekliklerle söyleşirken bu kötü haberi almıştır.
Keklikler öterken Şöhret Hanım da oğlunun acısı ile bu türküyü yazmıştır.