Büyük bir ihtimalle Kirmanşah bölgesinden olup, aynı yüzyılın sonlarında ailesiyle birlikte Cebrayil bölgesine yerleştiği söylenmektedir. İlk önce Horavlı köyünde yaşayan Kerim, bir müddet de Havu köyünde ikamet etmiştir. O devirde bölgenin hakimi Cafer Guluhan Neva'dır. Anlatıldığına göre Kerim, Neva'dan yurt ister. Bu işin gerçekleşmesinde Aşıg Peri'nin Kerim'e büyük yardımı olur.
Dürüstlüğü ve yardımseverliği ile tanınan Cafer Guluhan Neva'nın o devirde tesiri çok fazladır. Hatta bugünkü Caferabad köyü, ismini Cafer Guluhan Neva'dan almıştır. Kerim, ömrünün sonuna kadar "Caferabad" köyünde yaşamıştır.
19. yüzyılda, Vardanlı köyünde yaşayan Kerim isminde başka bir aşık daha yaşamıştır. Onun mahlası da "Mücrüm"dür. Bu sebepten, bu iki şairin şiirleri çoğu zaman birbirine karışmıştır. Ancak Mücrüm Kerim (Caferabadlı) daha çok aşık tarzında şiirler söylemiştir. Vardanlı Kerim ise, gazel, muhammes gibi klasik şiir tarzında yazmıştır. Vardanlı Kerim'in şiirleri "Sünbülistan" isimli bir cönkte toplanmıştır. Cönk bugün Azerbaycan İlimler Akademisinde muhafaza edilmektedir.
Mücrüm Kerim, geraylı, koşma, tecnis, divani, muhammes, gazel ve herbe zorba türlerinde şiirler söylemiştir.
Edebi sanatları şiirlerinde yerli yerinde kullanması onun güçlü bir şair olduğunu göstermesi bakımından mühimdir. Şiirlerinde sevgilisinin vefasızlığı, merhametsizliği gibi konuları işlemiştir:
Cövründen geldi amana,
Gözüm yaşı döndü gana,
Seninle oldum bigana,
Geminle aşinayam men.
Felekten, yalnızlıktan şikayet, onun şiirlerinde işlediği konular arasındadır, "kim ola" redifli koşmasının ilk dörtlüğünde meseleyi şu şekilde işlemiştir:
Feleyin elinden gılan ah u zar,
Biri menem, biri Yareb kim ola?
Gül ü rühsarına çeken intizar,
Biri menem, biri Yareb kim ola?
Şiirlerinde devamlı iyiliği telkin eden aşık, varlığa, mala, mülke ve ömre güvenilmemesi gerektiğini ifade etmiştir:
Fürset elde iken yahşılıg eyle,
Hemişe elinde ihtiyar olmaz,
Gel güvenme dövletine, malına,
Mala, mülke, ömre, e'tibar olmaz.
Bu meselelerin dışında içtimai konuları da şiirlerinde ustalıkla işlemiştir. Dede Korkut Hikayeleri'nin başındaki kadın tasnifinin tipik bir örneğini Mücrüm Kerim'in "Dul Arvad" redifli koşmasında bulabiliriz. Hicviye diyebileceğimiz bu koşmanın ilk dörtlüğü şöyledir:
Bendeden utanmaz, hakimden gorhmaz,
Nede bahmaz o Mövlaya dul arvad,
Gezer gonşuları heber öyrener,
Onları obaya yaya dul arvad.
Klasik şiirin muhammes ve gazel türlerinden de şiirler yazan Kerim'in gazelleri meşhurdur. Ancak bu gazellerin ona ait olup olmadığı meçhuldür. Daha evvel de belirttiğimiz gibi, onun şiirleri Vardanlı Kerim'inki ile karışmıştır. Kahramanlık şiiri diyebileceğimiz "Bu Yerler" isimli "herbe zorbası" da oldukça mühimdir. Bu şiirle kendimizi destan dünyasında gezmiş gibi hissederiz. Yine bu şiirde şairin ve şiirin tarifini merdane ifadelerle bulabilmekteyiz:
Şair olan merd gerek şe'ride,
Arifi her nezm ü neseg nesrde,
Bir menem ancag ki ola şehrde,
Gövher-i geltan yeridi bu yerler,
Hagan-i sultan yeridi bu yerler.
Kerim, "Ululu", "Mücrüm", "Vardarlı" mahlasları ile de şiirler yazmıştır.