Davut Sulari'nin yadigarı Berrin Sulari, 1971 senesinde Erzincan vilayetinin Çayırlı kazasında doğmuştur. İlkokuldan sonra TRT İzmir keman sanatçısı Nursal Ünsal Birtek'den TSM dersleri almış olmasına karşın, dedesi Davut Sulari'nin sesi kulağından eksik olmadığı için türkülere gönül vermiştir.
Lise yıllarında TRT'nin açtığı ses yarışmasında yedinci oldu. Hale Gür'ün beğenisini ve övgülerini kazandı. Bunun neticesinde özel bağlama dersleri almaya başladı. Daha sonraları girdiği yarışmalarda da derece alan Berrin Sulari, 1992 senesinde Kervan dergisinin düzenlediği Yavuz Top, Arif Sağ ve Musa Eroğlu gibi üstatların yer aldığı konserde sahneye çıktı. Bu konserde kendisine Avrupa konseri teklifleri geldi. İlk konserini 1993 yılında Londra'da Hacney Empire salonunda Arif Sağ ile beraber verdi.
1996 senesinde ilk albümü "Göznurum" piyasaya sürüldü. Bunun yanında Berrin Sulari konserlerine devam etti. Bundan on sene sonra "Neredesin" klibini müzikseverlerle buluşturdu.
Aşık Davut Sulari, Berrin Sulari'nin dedesi, Edibe Sulari halasıdır. Edibe Sulari, Davut Sulari Baba'nın en küçük evladıdır. Seyyit Mahmut Hayrani'nin torunudur. Edibe Sulari babasının seyyitlik yapması sebebiyle cemevlerinde babasına katılım gösterdi. 1970 senesinde babasıyla yurt dışına giden Edibe Sulari İsviçre, Bassel kentinde evlendi ve burada yaşamını sürdürdü. Birçok albümde Edibe Sulari, "Dişi Sulari" olarak söz edilirdi. Yurt dışında yaşamasına rağmen, Türkiye'deki Bektaşi Kültür organizasyonlarına ve Ehlibeyt Cemlerine katılımını istisnasız gerçekleştirirdi. Sivas, Madımak olaylarında öldürülen Edibe annemiz Erzincan, Çayırlı kazasında yatmaktadır.
Dedesi Davut Sulari, aşıklık ananesi ve halk şiirinde başarılı örnekler vermiştir. Davut Sulari'nin türküleri, usta sanatçılar tarafından bugün bile görsel ve işitsel yayınlarda okunmaktadır. Davut Sulari dört yıl aralıksız İstanbul ve Ankara radyolarında usta bölge sanatçısı olarak çalışmıştır. 1955 senelerinde Konya vilayetinde şiirli, türkülü programlar organize ederdi. Aşıklar Bayramı'nın Konya'da organize edilmesinde büyük emekleri vardır. Atışma ve güzellemede büyük bir marifet sahibiydi. Tüm hayatını aşıklık geleneğine sadakatle geçirdi. Sulari sazına, sazı ona aşıktı. "Ne ağlarsın benim zülfü siyahım" ve "Siyah perçemini yar dökmüş yüzüne" isimli iki eserin yaratıcısıdır.
Berrin Sulari, dedesinin arşivini yıllardır büyük bir özenle toplamaktadır.