(ah) Kaldır kollarını kama değmesin
Gel sarılalım da kıyamete kalmasın
Düğmelerin çözen eller ölmesin
Düğmelerin ben çözeyim gayrı yar
(ah) Kaldır kolların kaldır kandadır kanda
Senin muhabbetin pek tatlı canda
Yarın huzur-ı mahşer ulu divanda
Acep sualimi verecek misin
(ah) Kaçırdım arıyı balım kalmadı
Mahpusa düşeli halım kalmadı
Kurudu güllerim dalım kalmadı
Çok imiş düşmanım ben bilemedim
(ah) Yüce dağ başında yayılan ceylan
Uçmuş gitmiş de evleri viran
Faydasız güzele mehil bağlayan
(Faydasız güzele meyil bağlayan olmalı)
Kendini zındana atmışa benzer
(ah) Bülbül geldi dalında duruyor
Hangi dala yuva yapsam kuruyor
Bülbül bile kadersizi biliyor
Güzel gözlerinden yaş mı geliyor