Akça ceyran çölden çıkıp kaçınca
Mayil olup yar göğsünü açınca
Vaktı gelip aşiretler göçünce
Düzülür yollara il karma karış
Yüklendi barhanam çekildi göçüm
Kimseler bilmiyor kimsenin suçun
Taramış zülfünü indirmiş saçın
Dökmüş ince bele tel karma karış
Yaşını sorarsan on beş yaşında
Hile yoktur kirpiğinde kaşında
Yedi türlü çiçek vardır başında
Kokar reyhan ile gül karma karış
Karac'oğlan der ki bu kimin nesi
Enginden yüceden geliyor sesi
Eğilmiş pınardan doldurur tası
İçene veriyor bal karma karış