Niyet ettik Beytullah'a gitmeğe
Hacer'ül-esved'e yüzler sürmeğe
Arafat'ta hem vakfe'ye durmağa
Takdir hep tedbiri bozar dediler
Üsküdar'dan azmeyledik Hak yola
Bilmedik ki başımıza ne gele
Gözümüzün yaşı karıştı Nil'e
Nice bin can telef oldu dediler
Geldi Arab yolumuzu bağladı
Hasret ile yüreğimiz dağladı
Gökte melek yerde insan ağladı
Hacılara yazık oldu dediler
Arablar'dan oldu bize bu işler
Çakıl taşı gibi serildi leşler
Hal(i)mize ağladı havada kuşlar
Takdir-i Hak böyle imiş dediler
Çöllerde süründük yaralı melil
Yoktur önümüze düşe bir delil
Halimize rahmede gani Celil
Alnımıza yazı budur dediler
Sultan Mustafa işitti ağladı
Kullarının yüreğini dağladı
Yedi kıral dilde bunu söyledi
Hacılara yazık oldu dediler
Kimi Kud(ü)s'e gitti kimisi Şam'a
Kimimiz Beyrut'a kimi Maan'a
Niceler bulandı al kızıl kana
Kerbela'da şehid olduk dediler
Göğe çıktı feryad ile zarımız
Gayet müşkil oldu bizim halimiz
Bad'a gitti namus ile arımız
Mevla bize senden imdad dediler
Felek devredeli bu iş olmadı
Mahmel-i Şerif'de çok baş oynadı
Kanımız da çölde kumla kaynadı
Kıyametten nişan oldu dediler
Avratların hali gelmez beyana
Çırılçıplak döküldüler yabana
Devir döndü geldik ahır zamana
Dost ağlayıp düşman güldü dediler
Kılınç mızrak üstümüze oynadı
Şamlılar'dan bize imdad olmadı
Neşat(i) Al-i Osman'da gayret kalmadı
Ya ilahi senden imdad dediler