Yardan ayrı düşen bülbül
Leyla gibi ağlar gezer
Aşk bağında öten bir dil
Al yeşili bağlar gezer
Sevda nedir seven bilir
Seven bir kul destur alır
Kırık keşti yolda kalır
Sel suyunda çağlar gezer
Coşkun sular dertli çağlar
Yüksek olur karlı dağlar
Sevda çeken yara bağlar
Yar yar diye ağlar gezer
Bülbül sözü gülden açar
Seherde gül bağın seçer
Varıp bir dergaha çöker
Yüreğini dağlar gezer
Hakk’ın iksirin içmeyen
İlim meclisin seçmeyen
Varlık kapısın geçmeyen
El gönlünü yağlar gezer