Silkinip ata binince
At altında uçtu sandım
Kanrılıp cirit atınca
Gök gürledi düştü sandım
Yükseğe çadır dutturur
Kendire peşkir attırır
Cıngıloğlu Yusuf imiş
Şöhretli dibek öttürür
Emmimoğlu kara İbişim
Gelmedi sürmeli eşim
Beni sana emanet etti
Anamın oğlu kardeşim
Bugün pazar ise pazar
Bohçasını bağa dizer
Haçınlı oğlu Agobumuz
Ağam diye ağlar gezer
Sırtında abası kısa
Beni de alıyor tasa
Niçin yanına varmıyon
Şu anamın oğlu Musa
Doru at kuyruğunu sallar
Hep birikin gelin eller
Kahyası nazlı ağamın
Beşiğe değmesin dallar
İbiş atına binecek
Eller birikip gelecek
Kucakta taban kılıcı
Yua muhtar kim olacak
Tel kayınım efendi ağa
Arkamızı verdik dağa
Tel getirir emmimoğlu
Şu Karstaki müdür beye
İki atlıcık çıktı şurdan
Onun yolu aşar şurdan
Dut çadırı garip eşim
Arasına güve düşer
İki atlıcık çıktı şurdan
Biri kır da biri doru
Önünden de anam karı
Bilmem sonu neye varır