Bundan tam yediyüz sene evveli
Yalancı dünyaya gelmiştir Yunus
Uğramış başına sevdanın yeli
Gerçek Hak aşığı olmuştur Yunus
Azmeylemiş yıkmış nefsin bendini
Bozmuş kör şeytanın yıkmış fendini
Evvela arayıp kendi kendini
İlim deryasına dalmıştır Yunus
Yola gitmiş erenlerin izinden
İlham almış ariflerin sözünden
Gaflet perdesini silmiş gözünden
Hikmeti Tapduk'tan almıştır Yunus
Hikmet ocağında yanmış ilişmiş
Dertlilerin dertlerini bölüşmüş
Gece gündüz doğruluğa çalışmış
Ledün çeşmesinden dolmuştur Yunus
Dört kitabı bir elifte sır görmüş
Softaların çemberini dar görmüş
Aşk şehrini bir ölümsüz yer görmüş
Maşuku bekada bulmuştur Yunus
Aşk kitabı demiş göz ile kaşa
İbret ile bakmış toprağa taşa
Kur'an'ın emrinden çıkmamış dışa
Oruç tutup namaz kılmıştır Yunus
Felaketler tembellikten doğarmış
Çalışanlar karanlığı boğarmış
Birlik olan yere rahmet yağarmış
Bunu bir ibadet bilmiştir Yunus
Sadık dosta feda etmiş canını
Sevgiyle ısıtmış dört bir yanını
Dünyada kazanmış imtihanını
Ölmeden evveli ölmüştür Yunus
Pınarının kurumayan gözü var
Asırlardır silinmeyen izi var
Nice kitap dolduracak sözü var
Seven gönüllerde kalmıştır Yunus
Küçük görüp karıncaya basmamış
Canlı diye yaş ağacı kesmemiş
Hiç kimseye suratını asmamış
Herkese şefkatle gülmüştür Yunus
Dediklerim doğru kitabın açın
Ben de bu gerçeği saklayım niçin
Bu Deli Hazım da sevdiği için
Fethedip gönlümü çalmıştır Yunus