İzmir’den Tuzla'dan Çanakkale’ye
Doğru nerden gider yolu sılanın
Önümüz kış oldu bakın belaya
Doğru nerden gider yolu sılanın
Zonguldak'a geldik demiri tutmaz
İnebolu iskele oraya gitmez
Kanlı Sinop derler yolcular çıkmaz
Doğru nerden gider yolu sılanın
Samsun’a gelince attı demiri
Biz de İstanbul’dan aldık emiri
Gönül arzuladı nazlı yarimi
Doğru nerden gider yolu sılanın
Trene bindim de indim Havza’ya
Merzifon ovası düştüm yazıya
Çorum vilayetim geldim kazaya
Doğru nerden gider yolu sılanın
Kimse bilmez şu garibin halinden
Ah ederim sıla düşmez dilimden
Hatap Boğazı'ndan Küre Beli'nden
Doğru burdan gider yolu sılanın
Alaca’ya indim han bulamadım
Dizlerimde derman kan bulamadım
Tanrı’dan bir kötü şan dilemedim
İşte böyle böyle halı sılanın
Hüseyinova’ya akşamdan indik
Alaca’dan sonra doğuya döndük
Gece saat dörtte sılaya geldik
O zaman tükendi yolu sılanın
Alaca ilçemiz geceden geçtim
Irmağı görünce suyundan içtim
Çok şükür Mevla'ya sılaya düştüm
İşte burda bitti yolu sılanın
Aşık Haydar der ki atım yürüktü
Karabel'e çıktım köyüm görüktü
Konu komşu sabah erken birikti
Tamam burda bitti yolu sılanın