İncitmen hanımlar siz usul soyun
Teneşir tahtasının üstüne koyun
Allah'ı severseniz çok temiz yuyun
Faniden uhraya çok selam götür
Meryem ana nazlı kızların başı
Yudukça parlamış kirpiği kaşı
Yolunu bekliyor musalla taşı
Musalla taşına çok selam götür
Eler yalan dünya ince eleği
Kabul ulur kullarının dileği
Gelince yanına sorgu meleği
İncitmesin seni çok selam götür
Çok ilaç hap yuttun yaktın içini
Bağladın bağaşın sardın göçünü
Ulu Mevla affeylesin suçunu
Marifet sahibi çok selam götür
Bin üç yüz yirmi sekize düştük yaşını
Kimseye güvenmezdin burda koydun eşini
Pehlivan pazını mermer döşünü
Sıkmasın kabristan çok selam götür
Elli beş sene bir arada duruştuk
Bazı dövüştük bazı da barıştık
Ayrılık göçüne şimdi karıştık
Göçtü dost kervanı çok selam götür
Üç oğlum var sekiz kızım dünyada
Çok gezdirdim Kayseri'de Konya'da
Sildiler ismini büyük künyede
Göçtü dost kervanı çok selam götür
Arif olan bu sözümü anlaya
Aller ata binsin ben de kağnıya
Varıp kavuşunca yüce Tanrı'ya
Dertli Nebioğlu'ndan çok selam götür
İncittin kalbimi gönül hoşum yok
Uçtu yavru şahin elde kuşum yok
Sekseninde yetim koydun eşim yok
Eşsiz olanlara çok selam götür
Aklı olmayanın fikri eremez
Cahil kimse ileriyi göremez
Eşsiz olan yuvasına giremez
Eşsiz olanlara çok selam götür
Aşık Hasan bu sözlerin uydu mu
Yalan dünya hiç kimseye koydun mu
Aldın gittin kara toprak doydun mu
Sahib-i toprağa çok selam götür