Kırlangıç dağının sordum yaşını
Güneşte parlatmış çakıl taşını
Açsam ağzını da saysam dişini
Silsilen nerde bildir Kırlangıç
Kırlangıç dağıdır bildir yaratan
Dertlilere derman verip aratan
Ben bir yüce dağım burada sıradan
Silsilem mi garbı döver dururum
Kırlangıç dağının sordum sinini
Gezdim koyakların gördüm inini
Haritalar da vermiş onun ününü
Silsilen nerde bildir Kırlangıç
Budak eteğimde Geycek döşümde
Eser poyraz eksik olmaz başımda
Bir bilen var sual eyle başımda
Silsilemi bilen Yüce Tanrıdır
Obruk köyü alır poyraz yelini
Mor sümbüllü çiğdem tutmuş belini
Açamadım senin gönül dilini
Seni medh eyleyip öğem Kırlangıç
Kayaların benzer saraya köşke
Biter lale sümbül kokusu başka
Ne kadar deli olsa getirir aşka
Kokar burcu burcu gülün Kırlangıç
Doğun Burunağıl cenubun Tatar
Aşıklar derdine derdini katar
Üstünde mezarlı evliya yatar
Kokar burcu burcu gülün Kırlangıç
Sen bir yüce dağsın bilirsin Hakk'ı
Kendine yar ettin Hasan aşıkı
Mekke Medine'den getirir koku
Kokar burcu burcu gülün Kırlangıç