Eğer sual eder isen sırrımdan
Cümlemizi var eyledi varından
Hak yarattı Muhammed'i nurundan
Kandille balkıyan nurdan gelürem
Habib'i nurundan yarattı Hüda'm
Salavat veririm ruhuna müdam
Cennetten sürüldü dünyaya Adem
Rıdvan'ın açtığı şardan gelürem
Cebrail çerağın alır destine
Seyretmeğe gider dostun iline
Hak nurdan merdiven kurmuş yoluna
Resul'ün kurduğu yoldan gelürem
Kandilde balkıyan dostun nurudur
Akıl ermez ona Hakk'ın sırrıdır
Din serveri Muhammed'in nurudur
Cennette açılan gülden gelürem
Havva'dır anamız Adem'dir ata
Hakk'ın hikmetine akıllar yata
Cennetin illeri öteden öte
Hu deyip çalkalanan selden gelürem
Okuyup yazanda çok Hakk'ın ilmi
Okuyup yazmayan ne bilsin ilmi
Tanrı'nın dostu Musa değil mi
Münacat ettiği Tur'dan gelürem
Tenimi sorarsan bir kuru tendir
Can onun içinde gevher-i kandır
Bu ilim dersidir bahr-i ummandır
Sırrı kal oldukça sırdan gelürem
Sıfatlar dağıla taşlar atıla
İns ile cin bir araya katıla
İnsan mantar gibi yerden bitile
Aslımız topraktır yerden gelürem
Mansur ile bile dara takıldım
Yusuf ile hem kul olup satıldım
İsa ile Şam'dan göğe çekildim
Musa ile bile Tur'dan gelürem
Kardaşlar böyle teviller düzdüler
Başmağa Ayet-el kürsü yazdılar
Kendi fetvam ile derim yüzdüler
Halep şehri derler şardan gelürem
Nesimi'yim ikrarımdan belliyim
Gerçek erenlerin kemter kuluyum
Cennet bahçesinin gonca gülüyüm
Münkir münafıka hardan gelürem