Çok sınadım beğim bu tecellimi
Gizli sır tuttumsa ayana çıktı
Demirden kurdurdum köşk temelini
Ahır harap olup virana çıktı
Dedim rençber olup ekeyim tohum
Odalar işledim yoksula bakım
Elime girmedi bir kabal hakkım
Onun da bir kısmı samana çıktı
Bahçivanlık ettim çiçek açmadı
Avcılığa çıktım bir kuş uçmadı
Han kahve işlettim yolcu geçmedi
Dedim bizim kısmet tavana çıktı
Dedim ahzatayla mal kazanayım
Şehirlere beldelere varayım
Çarşılarda varıp dükkan kurayım
Altun koydum bakır madene çıktı
Kervancılık yaptım fil oldu katır
Hamama uğradım darıldı natır
Vardım ki tellala bir biniş satir
Giydim iki kolum uryana çıktı
Vardım demirciye olayım çırak
Patlattık körüğü usta der eyvah
Para bizden oldu yıllarca ırak
Kefil verdim canım kurbana çıktı
Değirmen yaptırdım tutmadı bendi
Ben sağa döndürdüm o sola döndü
Meyhaneye girdim şem'alar söndü
Ay kevkep buluta zindana çıktı
Mescide uğrayıp kürse yanaştım
Tefsir etmek için bir kitap açtım
Muhibb-i Sadıkla biraz sırlaştım
Onun da ahırı düşmana çıktı
Dedim bize verme buğdadan çörek
Otuz iki dişim dökmüştür börek
Vardım filikaya çekem bir kürek
Ufaktan bir rüzgar tufana çıktı
Taze yağı aldım dişim kamaştı
Mandanın kaymağı dilimi şaştı
Zenginlik yanımdan bırakıp kaçtı
Bize züğürtlükten iane çıktı
Hare döndü elime aldığım deste
Bülbül kuşu oldu karga kafeste
Dedim tabip olup el vurum hasta
El vurduğum hasta divane çıktı
Dedim ki yapayım biraz terzilik
Düğme eylemedi yaptığım ilik
Diktiğim elbise hep delik delik
Darılıp müşteri bir yana çıktı
Vardım lokantaya yemek yemeğe
Usta durdu varlığımı çekmeğe
El attım kesemden hesap görmeğe
Beş çeyrek harçlığım meydana çıktı
Tuttum çatalımı aldım elime
Hiç bakan olmadı benim halime
Dedim ki getirin yoğurtlu dolma
Baktım aslı yağsız coşana çıktı
Sevda benim ile eyleme henek
Süleyman Köşkü'dür yaptığım merek
Yüze taksim etti bu gamı felek
Tam doksan dokuzu Hicran'a çıktı