Hocanın eşeği kötülemiş ama adamın haberi yok
Suyunu içer yemini yer yola yüzü yok eşelenir
Yükünü teper yere atar gene eşeğin tasası çok
Binecek olur yere çöker yukarı çeker debelenir
Eline alıp sakalını hoca düşünür sebebini
Acaba nedir şu eşeğin bu yeni çıkan kötü huyu
Ahırı rahat yeri geniş yemi dese bol çulu yeni
Semeri küçük yükü hafif neye dönüyor huyu suyu
Hoca şaşkın şaşkın durup düşünürken kara kara
Yel yeperek yelken kürek tellalbaşı çıkagelir
Tellal hocayı görünce aklına bir şaka gelir
Gel satalım seni hocam bin eşeğine gel pazara
Hoca güler benim gibi ihtiyarı kim napar der
Eğer usta bir tellalsan şu bizim eşeği satıver
Tellal eşeğe bir bakar hayvanı hiç gözü tutmaz
Anan yahşi baban yahşi razı eder hoca kurnaz
Derken ahali birikir eşeği alırlar ortaya
Tellal başı işin ehli en önce hocadan başlar
Ondaki üstünlükleri bitiremez saya saya
Sonra eşekten söz açar onda hocanın uğuru var
Tanrının her nimetine erer onu alan kimse
Akilliysen eşeği al hocanın huyunu benimse
Şuna bakınız şuna hele ya nasıl eşek denir ona
Bakışı güzel yüzü güleç şakacı civan cici bebek
E lafı niçin uzatalım hadi peyi sür de satalım
Bebesine bak beşiği al hocasına bak eşeği al
Ballandıra ballandıra tellal eşeği methederken
Hoca yerinde duramaz başlar pey sürmeye derken
Üç artıra beş artıra hocanın üstünde kalır
Eşek memnun hoca memnun parayı sayar eşeği alır
Hayvan baştan tımar olur koşumlanır eğerlenir
Yolda sevincinden oynar atlar sıçrar tekerlenir
Bitkin yerlere serilir o ne vay iş işten geçmiş
Hayvancık nalları dikmiş şeytan tam vaktini seçmiş
Ayağı suya eren hoca suçu kendisinde bulur
Der ki laf tellallarına uyanların hali budur