Gadanı alıyım anam
Alnıma yazılmış gara
Başım başım deyi öldü
Ciğeri bağlamış yara
Ceketim duvara asın
Asbabım asbabın asın
Eğer pehlivan gelir ise
Ciğerim başımdan aşkın
Yol üstünde bir pınarım
Bulanırsan bulan suyum
Pehlivanı bana verin
Dilenirsem dileniyim
Gapımızın önü seki
Okun yavrucum oku
Godulluktan hazlanırdı
Kefinine dökün koku
Benim eşim dağ lalesi
Getmez başımın belası
Şube kağıdı gelmiş
Ölmez mi bunun anası
Gadanı alıyım ana
Bekirli bunun gezeği
Alnında gara kekili
Eşim Kayserili tozağı
Sallanır süğe çıkar
Ağ pınara doğru bakar
Gara yıkadıkça Cennet
Bahçe gülü gibi kokar
Biri Hacı Omar biri Bekir
Oğlu hortasında gezer
Babası düğün gurucu
Dıkılsa güreşi bozar
Meydanda davul döğülür
Eli şalvara davranır
Tetbil avlamaya gelmiş de
Baş aylık şorda gıvranır
Mehmet ağlar Durna ağlar
Yol versin dumanlı dağlar
İsmail öldü deyince
Oğlancığım nasıl eyler
Apık Bekir gelirkene
Vallaha düğün dağılır
Senin İsmail'in öldü
Gara bıyıklım
Sarı camız gara camız
Ben de sizi goşamadım
Tetbil havaya geldim de
Nizamında yaşamadım