İspir kazasının Ahbunuz köyü
Heyet kararına fermanımız var
Köy katibi geldi kuruldu masa
Rey toplamak için gümanımız var
Çok söz bir arada coştu duruldu
Bir kaç defa masa kalktı kuruldu
Kardeş kardeşine küstü darıldı
Halbuki bu işte noksanımız var
Çok devam eyledik gündüz geceler
Müzakere yaptı gençler kocalar
Çağrılıp huzura geldi hocalar
Boş değiliz ehl-i fermanımız var
Dinleyin vasfedim kalem-i dürü
Geldi kaymakam Bey yüksek huzuru
Reis kaza ile Nahye Müdürü
Buyruldu bir ulu divanımız var
Dokuz yüz otuz dokuz şubat ayına
Osman Haci girdi muhtar rayına
Erkek kadın birbirinin payına
Sanki Çinistan'da talanımız var
Büyük küçük birbirine katılır
Millet iki taraf oldu tartılır
Bir topal kör bin liraya satılır
Bulunsa bin kuruş ihsanımız var
Dalgalandı bu nas su gibi aktı
Müdür bey evleri tahrire çıktı
Ölenler dirildi hastalar kalktı
Bir hastaya yüz bin dermanımız var
Herkes bir tarafa geçti düşündü
Kör gözler sulandı kelleler kaşındı
Kutlar arkalandı sağ sol taşındı
Her tarafa üç beş kervanımız var
Millet geçti iki sıralı safa
Kadınlar erkekler ikişer defa
Ahırda gizlenmiş kuru Mustafa
Tosunun ardında mihmahımız var
Nizam intizamla oldu bir usul
Herkes ettiğinden olmuştur mesul
Kenarda köşede kalmadı bir kul
Tebliğ ettik gelin seyranımız var
Emrolundu bütün reyler bağlandı
Baktım ekseriyet Osman kazandı
Taksim i tecelli azaya çıktı
Buna da çok ala şükranımız var
Hicran yelkeniyle bahre dalarım
Asefi gül gibi açıp solarım
Çalgıcıyam meyle davul çalarım
Gelen muhabbete meydanımız var