Yaktı kül eyledi firkat ateşi
Ciğerimi püryan eden oğullar
Kime ne edeyim Mevla'nın işi
Tomurcuk gül iken giden oğullar
Mehmed'im Sırfa kavgaya vardı
Dayısını anda hem şehit verdi
Plevne'de kafir kolundan vurdu
Din uğruna harbe giden oğullar
Eşref'im davar güderdi her an
Gecelerde daim okurdu Kur'an
Bulunmazdı nizarsız bir işde an
Hakk'ın emrini güden oğullar
Abdullah der kimse bilmez sızımı
Yayladan götürün benim kuzumu
Teneşşürde gayri görsün yüzünü
Kuzusunu göremeden oğullar