Şu bizim dağlara bülbül konmuyor
Güle mi darılmış hara mı bilmem
İçimin ağrısı olup dinmiyor
Hicran mıdır yoksa yara mı bilmem
Hem cefayı felek hem de yar nazı
Neyleyim dünyada güldürmez bizi
Alnıma yazılmış bir çeşit yazı
Okunmaz ak mıdır kara mı bilmem
Başımı döndürür yarin sevdası
Boynuma takılmış bin bir halkası
Deli gönül olmuş ceylan yaylası
Her gelen yayılır mera mı bilmem
Kılıçoğlu der ki düşmüşüm yara
Derdimi sormaya gelmez birara
Kaderle tutuştuk zalim kumara
Attığım yazı mı tura mı bilmem