Yaşar Özdemir ile Zeynep Şahin'in oğulları olan ve 1928 yılında Hasanlar köyünde dünyaya gelen Sücaattin Şahin, esmer, kıvırcık saçlı, orta boylu, yiğit bir insandı.
Şimdi yeğeni Doğan Şahin'in oturduğu konağı yaptırırken, kireç almak üzere gittiği Himmet Dede köyünün yanındaki Kalkancık Dağı'ndan kireci alıp aşağıya inerken freni patlayan traktörün devrilmesi sonucu 10 Ekim 1955 tarihinde feci bir şekilde ölmüştür.
Sücaaddin Şahin'in genç yaşta ölümüne yakınlarıyla birlikte bölge halkı çok üzülmüştür. Onun hakkında bir çok ağıt ve türkü söylenmiştir. Geycek Köyünden Âşık Hasan Ertuğrul (Nebioğlu)'un destan olarak bastırıp sattığı ve orjinali bizde olan türkünün sözleri aşağıya alınmıştır:
Büktüm direksiyonu tutmadı fren
Toplandı başıma ahbaplar yaren
Okuyun hocalar ruhuma Kur'an
Bu yalan dünyada kalıyor felek
Genç yaşımda bu iş geldi başıma
Dayım Haydar ağlar vurur döşüne
Kıyma felek şu benim genç yaşıma
Tazedir güllerim soluyor felek
Hasanlar köyü de bir büyük merkez
Geldi cenazeme toplandı herkes
İki yarim vardır birisi Çerkez
Hasret mahşere kalıyor felek
Geldi güz ayları geçirdik yazı
Gitmez yüreğimden bir ince sızı
Lütfiye nazlı yâr emmimin kızı
Ayrılık sinemi deliyor felek
Sürerim motoru bilirim fendi
Bizim kirmenimiz tersine döndü
Yetiş imdadıma sen bacım Döndü
Ayrılık yükünü çekiyor felek
Geldi güz ayları hem geçen yaz mı
Evimizin önü kamışlık saz mı
Yetişin imdada Naci ile Nazmi
Ayrılık belimi büküyor felek
Ölüm ayrılık bir böyle mahane
Benim gibi olmuş var mı cihanda
Geldi yanıma bacım Şahande
Ruhum hasret kalıyor felek
Durgun akar Hasanlar'ın kanağı
Parılıyor nazlı yarin yanağı
Kahpe felek ıssız koydun konağı
Konak melil mahsun kalıyor felek
Ederdim anama ben de nazımı
Kara ettin kahpe felek yazımı
Yetim koydun benim bir çift kızımı
Körpe kuzularım kalıyor felek
Kalkancık belinde uğradık taşa
Geldi bu felaket belası başa
Anam kadersiz Ferik pederim Yaşa
Hasiret mahşere kalıyor felek
Yetişti ecelim hem yetti vadem
Devrildi motorum kesildi sedam
Amucam Hacı İsmail ağlasın Adem
Hasiret mahşere kalıyor felek
Aşık Hasan der ki söylerim sözü
Aşıkların Hakka bağlanır özü
Büründü mateme Haşarılar düzü
Ayrılık göçünü çekiyor felek
Anası Zeynep (Ferik) de, genç yaşta ölen oğlu Sücaaddin'e şu ağıdı yakar.
Ne yatıyon hecin gimi
Gara bıyıh sicim gimi
Başucunda anan ağlar
Anan gizi bacın gibi
Sücaaddin'im oy Sücaaddin'im oy
Mezarımı derin eylen
Su serpin de serin eylen
Sücaaddin'in garısını
Coşkun'a gelin eylen
Sücaaddin'im oy Sücaaddin'im oy
Nenni benim oğlum nenni
Gara bıyıh ala ganlı
Daha taze yiğit verdim
Gerdanının altı benli
Sücaaddin'im oy Sücaaddin'im oy