Çıktım Kozan'ın dağına
Karı dizleyi dizleyi
Yaralarım göz göz oldu
Cerrah gözleyi gözleyi
Kozan dağı dağ değil mi
İçi dolu bey değil mi
Çifte belli Acem kızı
(...)
Kozan dağı karlı buzlu
İçi dolun gelin kızlı
Öldürürler beğim seni
O düşmanlar dünden sözlü
Kara çadırın karası
Karıştı Kozan arası
Ben öpmeğe kıyamazdım
Ak göğsü süngü yarası
Kara çadır eğmeyinen
Ucu sırma düğmeyinen
Ne kaçarsın Kozanoğlu
Beş bin asker gelmeyinen
Kozanoğlu avdan gelir
Avını ilinden alır
Buna Kozanoğlu derler
Yiğit ölür namı kalır
Kır atım örkten boşandı
Özengi yere döşendi
Ne yatarsın Kozanoğlu
Kılıncı eller kuşandı
Kızılırmak akmam diyor
Kenarını yıkmam diyor
Ünü büyük Kozanoğlu
Ben yurdumdan kalkmam diyor
Çıktım Kozan'ın dağına
Remil attım dost bağına
Aşiretten imdat olmaz
Kaç kurtul Gavurdağı'na
***
Dünden Bugüne Konya Türküleri - A. Sefa
Odabaşı (Yayına Hazırlayan: Doç. Dr. Ali
Osman Öztürk), Konya Valiliği İl Kültür
Müdürlüğü, Arı Ofset Matbaacılık, Konya - 1999
s.56'da eser şu şekilde aktarılmaktadır
(Konya yöre bilgisiyle)
(Bu eserde A. Sefa Odabaşı'nın 70 - 80 yıl
öncesinden kalan eski bir cönkten aktardığı
türkü metinlerine yer verilmektedir. Metinler
zaman içinde kısmen değişen Konya şehir muhiti
türkü geleneğine ışık tutabilecek değerdedir)
Çıktım Kozan'ın dağına
Remil attım dost bağına
Aşiretten imdat olmaz
Kaçalım bu Moskof dağına
Kozan dağı karlı buzlu
İçi dolu gelinli kızlı
Kaçma beğim öldürürler
O kafirler dünden hızlı
Kızıl ırmak akmam diyor
Ben bendimi yıkmam diyor
Sağ olasın Derviş Paşa
Askerimi çekmem diyor
Kara çadır eğme ile
Ucu yere değme ile
Ne kaçarsın Kozan Beyi
Beş yüz asker gelme ile
Tütün gelir kese ile
İçemedim tasa ile
Kozan Beyi su istiyor
Iraftaki kase ile